Kitap Yorumu: Atsız-Deli Kurt

  
         
         Kitap Adı: Deli Kurt

         Yazar: Hüseyin Nihal Atsız

         Yayın Evi: Ötüken Neşriyat

         Sayfa Sayısı: 240

         Puanım: 5/5





Arka kapak yazısı:

Osmanlı tarihinde Yıldırım Bayazıd'dan sonra Şehzadeler Kavgası diye anılan devrin tarihi bir romanıdır. Bir bakıma göre de Bozkurtlar'da başlayan Orta Asya'daki hayat kavgasının yen vatan Anadolu'da devamıdır.

Şehzadeler arasında süren ve tafsilatı henüz yeterince aydınlanmamış bulunan çarpışmada Yıldırım'ın oğulları hayat ve taht mücadelesinin hem kahramanca, hem şairane, hem de sefihane bir örneğini vermişler ve birbiri ardınca hayata veda ederek meydanı içlerinden birisine bırakmışlardır. Bunlar arasında en talihsizi ve hayatı en az bilineni İsa Çelebi'dir. Deli Kurt, İsa Çelebi'nin meçhul bir oğlunun dramıdır. Bu dram daha sonraki asırlarda daha büyük bir şiddetle sürüp gidecek ve yüzlerce şehzadenin hayatına mal olacaktır.

Romanda görülen parlak bakışlı, gözlerine bakılamayan kız, hayali bir tip değildir. Zamanımızda Muğla köylerinden birinde böyle bir kız yaşamıştır ve belki de hala yaşamaktadır. Roman yazarı, bu parlak ve büyülü bakışları beş yüz yıl öncesine götürmekle esere çeşni vermekten başka bir şey yapmamıştır.

Yorumum:

Hikaye Sipahi olan Çakır'ın, İsa Beğ'in hamile karısı Bala Hatun'u, kendi süt annesinin köyüne götürmesiyle başlıyor. Sebebi ise zaten taht kavgalarının olduğu bir dönemde doğacak çocuğun erkek olma ihtimali. Eğer doğacak bebek erkek olursa ilerde tahtın başına geçecek kişilerin içine bir kişinin daha katılacak olmasıdır. İsa Beğ ne karısına ne de çocuğuna bir zarar gelmesini istemediği için çok güvendiği askeri aynı zamanda sadık dostu Çakırdan, karısını güvenli ve onları kimselerin bulamayacağı bir yere götürmesini ister. Çakırın aklına gelen tek yer kendisinde başka hiçbir tanıdığının bilmediği süt annesinin köyüdür. Tek çare Bala Hatun'u buraya götürür.

Bu anlattığım kısım kitabın ilk 15 sayfasını falan kaplıyor. Açık söylemek gerekirse bana bu kadarını okumam yetmişti bile. Yirminci sayfaya geldiğimde yaptığım ilk şey arkadaşlarıma bu kitabın harika olduğunu ve onlarında almaları gerektiğini söylemem idi. Genelde pek tarihi romanlar okumam ya sıkılırım ya da anlamam ama bu roman oldukça güzeldi hatta harikaydı. İçinde efsane olan hikayeler bana biraz fazla fantastik gelse de kitabın geneli bence onların üstünü kapatmaya yetiyor. Hele o sonu bende gerçekten şok etkisi yarattı. Eğer Atsız okumak istiyorsanız Deli Kurt'tan başlayabilirsiniz pişman olmayacağınıza eminim.

Yorumlar